Episkopeionlar Bizans Dönemi’nde piskoposluk teşkilatının kentlerdeki temsilcileridir. Piskoposlar öncelikli olarak kendi kiliselerine bağlı Hıristiyanların ruhani liderleridir ve asli görevleri cemaatin dini ihtiyaçlarını karşılamaktır. Geç Antik Çağ’da imparatorluk genelinde Hıristiyan nüfusun hızlı bir şekilde artmasına paralel olarak piskoposların gözetimindeki cemaat kalabalıklaşır ve etki alanları genişler. Kiliseler devletten aldıkları yardımın yanı sıra geniş topraklara ve kent içerisinde mülkiyet biçiminde kalıcı vakıflara sahiptir. Bununla beraber, piskoposlara yargı yetkisinin verilmesi kamusal etkilerinin artmasını sağlamıştır. Dini, mali ve idari yetkilerle donatılmaları, nüfuz sahibi oldukları halk kitlesinin kalabalıklaşması ve önemli bir servetin yöneticisi olmaları, Geç Antik Çağ’da piskoposların kent yönetiminin önemli bir parçası olmalarını sağlamıştır. Bu nedenle episkopeionlar dini yapılar, idari birimler, piskopos ve diğer görevliler için özel yaşam alanlarını içeren plan tasarımlarına sahiptir.

Olympos episkopeionu kuzey kentin merkezinde yer alır. Ana caddelerin kesişme noktasında, kentin tüm alanlarından rahat ulaşılabilen önemli bir konuma sahiptir. Bir çevre duvarı ile sınırlandırılmış kompleks kent içerisindeki en büyük boyutlu yapı durumundadır. Yaklaşık 128×62 m. ölçülerinde dikdörtgen bir plâna sahiptir. Episkopeionun inşası esnasında Roma Dönemi’ne ait tapınak ve temenosu (veya forum) komplekse dâhil edilmiştir.

Transeptli bazilikal plân şemasındaki Piskoposluk Kilisesi kompleksin merkezi yapısı konumundadır. Kilise, vaftizhane ve rölik şapeli kompleksin dini yapılarını oluşturur. Kompleksin batı bölümünde birbirleriyle organik bağlantı içerisinde peristyl (sütunlu avlu) ve triclinium (yemek-toplantı salonu) bulunur. Bu yapıların kamusal kullanıma açık oldukları anlaşılmaktadır. Doğu bölümde ise bir avlu etrafında sıralanmış mekânlardan oluşan piskopos ikametgâhı yer alır. Episkopeion içerisinde büyük boyutlu bu yapıların dışında, iki katlı düzenlenmiş oldukları anlaşılan çok sayıda mekân bulunmaktadır. Bu mekânlar görevli din adamlarının özel yaşam odaları ve idari işlerin yürütüldüğü birimlerdir.

Mimari özellikler ve ele geçen buluntular yapı kompleksinin MS 5-6. yüzyıllarda kullanıldığını göstermektedir. Kazı çalışmaları sonucu bu alanda opus tesselatum tekniğinde mozaik zemin döşemeleri ortaya çıkarılmıştır. Figürler, bitkisel ve geometrik motiflere sahip mozaikler, üslup özelliklerine göre MS 6. yüzyıl başına tarihlendirilmektedir.